Etiket: yazarlık motivasyonu

  • Yavaş Yavaş Birikenler: Görünmeyen Çabanın Sessiz Gücü

    Yavaş Yavaş Birikenler: Görünmeyen Çabanın Sessiz Gücü

    Kimse Görmese de Birikiyor

    Kimse bilmez ne çok düşündüğünü…
    Sabaha karşı zihninde dönen o dağınık cümleleri,
    Yazıp sonra silmekten yorulan parmaklarını…

    Kimse bilmez içinden geçen ama bir türlü dile gelmeyen o duyguları.
    Ama sen bil:
    Her şey — evet, her şey — yavaş yavaş birikiyor.

    Tıpkı damlaların taşı oyması gibi…Tıpkı toprağın altında sabırla kök salan bir tohum gibi…


    Hiçbir Şey Birden Olmaz

    Bir fikir, bir değişim, bir uyanış…

    Bunlar bir anda belirmez.

    İçten içe oluşur, şekillenir, bekler.

    Sessizdir. Ama büyür.

    Görünmezdir. Ama derindir.


    Ve bir gün, hiç ummadığın anda

    “Ben hazırım” dediğinde fark edersin:

    O içsel hazırlık hep oradaydı.


    Sessizlik Bile Bir Adımdır

    Bugün sadece düşündün mü?Yazmadın, çizmedin, anlatmadın belki…
    Ama bu da bir şeydir.
    Çünkü beklemek,

    gözlemek,

    derinleşmek de

    bir harekettir.

    Bazen en güçlü adım, sessizce atılandır.


    Kendine Haksızlık Etme

    Kaç kez dedin bugün kendine:
    “Yine bir şey yapamadım…”
    Oysa sen fark etmeden, içinde bir şey büyüyor.

    Zihninde beliren bir düşünce,

    kalbinde süzülen bir farkındalık,

    belki yarım kalan ama içinden hâlâ yaşayan bir cümle…

    İşte tüm bunlar,

    yarının adımlarını hazırlıyor.


    Görünmeyeni Biriktiriyorsun

    Gün gelecek bir yazı yazacaksın…
    Bir şey yapacaksın ve diyeceksin ki:

    “Bu nereden çıktı şimdi?”

    İşte o an,

    görünmeyen çabanın biriktiği an olacak.


    Bugün “hiçbir şey” yapmadığını mı düşünüyorsun?

    Belki de en kıymetli şeyi yapıyorsun:

    Kendini içten içe inşa ediyorsun.


    Okura Çağrı:

    Sana da tanıdık geliyor mu?

    Dışarıdan bakıldığında sessiz ama içten içe hareketli bir süreç yaşıyor musun?

    Yorumlara yaz.

    Belki senin birikenlerin,

    bir başkasının yeşeren tohumu olur.

    Çünkü en güçlü kökler…görünmeden oluşur.

  • Sessizlikte Büyüyen Güç: Küçük Adımlarla Gelen Dönüşüm

    Sessizlikte Büyüyen Güç: Küçük Adımlarla Gelen Dönüşüm

    Sessizlikte Büyüyen Güç

    Bazen hiçbir şey yapmıyor gibi hissedersin.

    Hayat durmuş gibidir… sen de onunla birlikte susuyormuşsun gibi.

    Ama aslında fark etmeden büyüyorsun.

    Çünkü bazı dönüşümler sessizce olur.

    Gözle görünmeyen zamanlarda, içinden bir şey kıpırdar:

    Kimsenin bilmediği çaba,

    yalnız senin tanıdığın sabır,

    ve içini yoklayan o “bir şey yapmalıyım” duygusu…

    Hepsi bir hazırlığın işaretidir.


    Tohum Sessizdir, Ama İçinde Bir Ağaç Saklar

    Bir yazıya başlamadan önce günlerce düşündüğün oldu mu?

    Bir kod satırına bakıp anlayamasan da pes etmediğin?

    Açmadığın projeni her sabah hatırladığın?

    İşte bunların hepsi birer tohum.

    Ve şimdi… o tohumlar filizlenmek istiyor.


    Küçük Bir Adım, Büyük Bir Uyanıştır

    Büyük bir şey yapmana gerek yok.

    Bugün sadece:

    • Bir fikir not et.

    • Bir paragraf yaz.

    • Bir satır kodla uğraş.

    • Ya da sadece derin bir nefes al ve “hazırım” de.

    Çünkü zaten içindeki hazırlık çoktan tamamlandı.

    Sen yalnızca görünmesini bekliyordun.


    Hiçbir Şey Yapmıyor Gibi Hissettiğin Zamanlar…

    İçindeki emeğin en çok o anlarda büyür.

    Gözükmeyen, konuşulmayan, alkışlanmayan anlar vardır ya…

    İşte sen en çok o anlarda ilerledin.

    Ve şimdi o emek, ışığı hak ediyor.


    Bugün Sen Ne Yapacaksın?

    Belki küçücük bir şey…

    ama belki de birinin kalbine dokunacak kadar kıymetli.

    Yorumlara yaz istersen:

    Bugün hangi küçük adımı attın?Çünkü bazen sadece bir cümle,başkasının yeniden başlama sebebi olabilir.


    💬 Bu yazının kalbinde yatan duyguyu daha önce “Görünmeyen Emek” yazımda da paylaşmıştım. Henüz okumadıysan, belki bugün o yazıyla da buluşmanın zamanıdır.


  • Bir Satırla Başlayan Yolculuk: Blog Yazmaya Başlamak

    Bir Satırla Başlayan Yolculuk: Blog Yazmaya Başlamak

    Her Yol Bir Adımla Başlar

    Bugün fark ettim ki…

    Bazen sadece bir tuşa basmak, insanın içini titretebilir.

    Küçük bir başlangıç gibi görünür dışarıdan — ama içten içe bir dağın yerinden oynamasıdır.

    Bir satır yazmak, aslında kendine doğru atılmış sessiz bir adımdır.


    Mükemmel Değil, Gerçek Olmak Yeter

    Yıllardır yalnızca içimde konuşuyordum.

    Sözcüklerimi hep kendime sakladım.

    Ama artık anladım:

    Yazmak, sadece anlatmak değil; dokunmaktır.

    Kendine, bir başkasına, hayata…

    Bu yüzden mükemmel olmayı değil, samimi olmayı seçtim.

    Ve satırlarım dua gibi döküldü içimden.


    Bu Blog: Bir Başlangıcın Sesi

    Belki cümlelerim sade,

    Belki henüz kimse okumadı bile…Ama bu blog benim için bir sonuç değil, yolun ta kendisi.

    Bugün ilk defa yüksek sesle yürümeye başladım.

    Ve bu sessiz yürüyüş, bana ait bir zafer.


    Belki Senin de İçinde Bir Cümle Vardır

    Belki bir düşün, bir his, bir kelime…Belki hâlâ bekliyordur yazılmayı.

    İşte tam burası olabilir o başlangıç noktası.

    Çünkü bazen sadece bir cümle, yıllardır susturulmuş bir sesi özgür bırakır.


    Okura Çağrı:

    Senin yolculuğun nerede başladı?Belki sadece bir satırla…

    Yorumlara yaz. Belki senin sesin, başka bir kalbin cesareti olur.

  • Blog Tutmak: Sabırla Yazmak

    Blog Tutmak: Sabırla Yazmak

    Blog Açmak Kolaydır, Ama Sadakat İster

    Yazmak bir heves değil; bir sadakattir.

    Çünkü blog tutmak, sadece cümle kurmak değil — kendi sesine sadık kalmaktır.


    Her Yazı Bir Tuğladır

    İlk yazılarım okunmadı belki.

    Ama ben yazdım.

    Çünkü her yazı, içimde bir duvar örüyordu. Her cümle, o duvarda bir tuğlaydı.

    Ve ben fark ettim ki:

    Okunmasa da yazmak, insanı içeriden içeriden büyütüyordu.


    Sabırla Gelen Dönüşüm

    Blog yazmak, sadece bir alışkanlık değil…

    Kendi iç sesini dinlemeye gönüllü olmaktır.

    Kimi zaman tıkanmak, kimi zaman durmak, kimi zaman da sadece bir satırla nefes almaktır.

    Bir disiplin değildir bu; bir bağlılıktır. Vazgeçmemeye kendine verdiğin söz gibidir.


    Kendinle Konuşmanın En Sessiz Hali

    Yazarken bazen tek okuyucun sensin.

    Ama en çok da o haldesin gerçekte.

    Çünkü bazı yazılar okunmak için değil — içten içe anlaşılmak için yazılır.

    Ve sen kendini anladığında, dünya biraz daha az gürültülü olur.


    Devam Etmek İçin Bir Adım Yeter

    Her şey durduğunda bile, bir yazı yazabiliyorsan — hâlâ yol vardır demektir.

    Bazen sadece bir adım…

    📎 “Bir Adım At, Gerisi Gelir”

    Bu yazıda, içimde kıpırdayan o ilk adımı anlattım. Belki sana da ilham olur.


    Okuyucuya Çağrı

    Sen de yazıyor musun? Ya da sadece yazmayı düşünen ama erteleyenlerden misin?

    Bir cümle bile yazsan, yolculuk başlamış sayılır.

    Yorumlara yaz istersen:

    “Ben de buradayım.”

    Bazen sadece bu kadar bile yeter, bir yolun başı olmak için.

    Yazar Notu:

    İlk yazımı hatırlıyorum…
    O heyecanı ve “kim okuyacak ki?” kaygısını.
    Yazmak sadece paylaşmak değil, aslında kendine verdiğin bir söz.
    “Ben buradayım. Duyulmasam da, yazacağım.”
    Bazen yazılar okunmaz, ama yine de bir yerde yankı bulur.
    Eğer yazmak istiyorsan, unutma:

    İlk satır cesaret ister, devam etmek ise sadakat.
    Bu blog, benim kendime olan sadakatim. Okuyan herkese teşekkür ederim. Yazmaya devam edeceğim, çünkü bir gün senin de kelimelerin yankı bulacak.